BİYOSİDAL ÜRÜN UYGULAMA EKİPMANLARI

ÇEVRE VE HALK SAĞLIĞI İÇİN
ZARARLI BÖCEKLERE KARŞI KULLANILAN
MÜCADELE ALET VE MAKİNALARININ KALİBRASYONLARI VE UYGULAMA YÖNTEMLERİ
1.GİRİŞ
Tarımsal üretimde hastalık, zararlı ve yabancı otlarla savaşımda bir çok yöntem kullanılmasına karşın; hem uygulama kolaylığı hem de kısa sürede etki göstermesi nedeniyle, kimyasal savaş en yaygın yöntemdir.
Kimyasallarla tarımsal mücadelede amaç, çevreye ve insana en az zararı vererek en yüksek düzeyde zararlı etkenleri ortadan kaldırmaktır. Kimyasal mücadele; bilinçsiz olarak kullanıldığında ilaç kayıpları nedeniyle çevre kirliliği oluşmakta, hem ekosistem dengesi bozulmakta hem de insan sağlığı tehlikeye atılmaktadır. Ayrıca, mücadele yöntem ve tekniğinin doğru seçilememesi durumunda, ilaç kayıplarından dolayı biyolojik etkinlik düşmekte ve aşırı ilaç tüketimi ile de ürün maliyetleri artmaktadır. Bu amaçların gerçekleştirilebilmesinde sadece mücadele yapılacak hedef çeşidine göre uygun ilacın seçilmesi, doğru zamanda ve uygun miktarda hedef yüzeylere uygulanması veya doğru ekipmanın seçilesi yeterli olmamakta; bu ekipmanların ayar ve bakımlarının da doğru şekilde yapılarak , en uygun işletme koşullarında çalıştırılması gerekmektedir. Özellikle kapalı alanlarda yapılan ilaçlamalarda, önerilen ilaç miktarının (dozun) en düşük düzeyde tutulup, kullanılacak alet ve makinaların kalibrasyonlarının en hassas şekilde ayarlanıp, bütün koruyucu önlemlerle birlikte kontrollerinin yapılması şarttır.
1.1. Mücadele Alet ve Makinaları :
Havadan ilaçlamada kullanılan uçak ve helikopter ayrı tutulursa, farklı fiziksel haldeki bitki koruma ilaçları, bitki, toprak yüzeyi veya toprak içine değişik tarımsal savaş makinaları ile iletilirler;
– Etkili madde sıvı bir taşıyıcı içinde damlalar şeklinde iletiliyorsa, bu tip tarımsal savaş araçlarına PÜLVERİZATÖRLER,
– Etkili madde katı parçacıklar şeklindeki toz materyale emdirilmiş olarak hedefe iletiliyorsa, bu tip bitki koruma makinalarına TOZYALICILAR,
– Etkili madde mikrogranüller içinde toprak yüzeyine dağıtılıyor veya toprak içine gömülüyorsa, bu makinalara MİKROGRANÜLE UYGULAYICILARI (APLİKATÖRLER),
– Basınç altında iken sıvı halde bulunan etkili madde, toprak içine enjekte edilerek uygulanıyorsa bu tip bitki koruma makinalarına TOPRAK ENJEKTÖRLERİ (Elle çalıştırılan tipler) veya KİMYASAL TOPRAK STERİLİZATÖRLERİ (traktöre asılır veya çekilir tip, gömücü ayakları bıçak keski şeklinde olan uygulama makinaları),
– Etkili madde kapalı bir tesis içinde veya uygun bir çadır altında gaz şeklinde hedefe iletiliyorsa, bunlara da FÜMİGATUVARLAR ve FÜMİGASYON ÇADIRLARI,
– Sıvı ilacı istenilen yüzeye, meydana getirdikleri damlacıklarla, büyüklük ve küçüklük yönünden tekdüze bir dağılım gösteren, damlacık çapı 10-20 m ve hacimsel dozları 0,1-0,3 l/da olarak uygulayan aletlere ATOMİZÖR denilmektedir. Bu aletler kombine aletlerdir.
– Sıvı ilacı ısı etkisiyle sis halinde (15-30 m damla büyüklüğünde) parçalayıp uygulayan makinalara SİSLEYİCİ denilmektedir.
– Sıvı ilacı çok düşük hacimli 0,03-0,3 l/da olarak 20-50 m damla çapı büyüklüğünde uygulayan makinalara da ULV MAKİNALARI adı verilmektedir. Bunlar ; döner diskli, mini ULV başlıkları ve döner kafesli atomizör gibi aletlerle kullanılabilmektedir. Burada kullanılan ilaçlar yağ esaslı ve püskürtmeye hazır formülasyonlar olup, hedefe yapışma özelliği daha yüksektir. ULV formülasyonlu ilaçları özgül ağırlıkları suya oranla daha yüksek olduğundan dolayı, damlacıkların hedeflenen alana inmesi kısa sürede olmaktadır.
1.2. Pülverizasyon Tekniği :
Sıvı haldeki tarım ilaçlarının hedef bitki yüzeylerine damlalar haline dönüştürülerek iletilmesi işlemine püskürtme veya pülverizasyon; bu işlemi gerçekleştiren tarımsal savaş makinalarına da pülverizatör denilmektedir.
1.2.1 Pülverizatörler, deposuna konulan sulandırılmış ilacı üzerindeki çeşitli tip memeler yardımıyla damlalar şeklinde parçalayarak hedefe ileten bitki koruma makinalarıdır. Sınıflandırmalarında ilacın damlalar şeklinde parçalanması ve hedefe iletilmesi esas alındığında aşağıdaki şeklinde isimlendirilir.
1.2.1.1 Basınç Enerjisi ile Çalışan Pülverizatörler (Hidrolik pülverizatörler veya tarla pülverizatörleri)
1.2.1.2 Basınç Enerjisi ve Yardımcı Hava Akımı ile Çalışan Pülverizatörler (Yardımcı hava akımlı tarla pülverizatörleri, bahçe pülverizatörleri)
1.2.1.3 Santrifüj Enerji ile Çalışan Pülverizatörler (Döner memeli pülverizatörler veya santrifüj pülverizatörler)
1.2.1.4 Sadece Hava Akımıyla Çalışan Pülverizatörler (Pnömatik pülverizatörler)
1.2.1.5 Santrifüj Enerji ve Yardımcı Hava Akımı ile Çalışan Pülverizatörler.
1.2.1.6 Isı Enerjisi ile Çalışan Pülverizatörler (Termik Pülverizatörler veya Sisleme Makinaları )
1.2.2 Pülverizasyonda oluşan damlaların çapları, birim alandaki damla sayıları (damla sıklığı), damla tekdüzeliği, birim alana atılan ilaç miktarı (ilaç normu), yüzey kaplama oranı ve memeden çıkan ilacın huzme açısı pülverizasyonun en önemli karakteristik özellikleridir.
1.2.3 Bunların içinde damla çapı; meme tipine, meme core ve orifis ölçüsüne, çalışma basıncına, püskürtme sıvısının fiziksel özelliklerine ve pülverizasyon şekline bağlı olarak değişmektedir. Pülverizasyonu oluşturan damlalar, çaplarına göre geniş bir dağılım spektrumu gösterirler. Bu damla kümesine bir anma ismi verilebilmesi için ortalama çaplar ve homojenlik katsayıları kullanılmaktadır.
Damla çapı; hacimsel ortalama çap (VMD), sayısal ortalama çap (NMD), aritmetik ortalama çap, sauter çap gibi karakteristik çaplarla ifade edilmektedir. Bunlar arasında en çok kullanılanı ise hacimsel ortalama çaptır. Hacimsel ortalama çap, püskürtülen damlaların toplam hacmini iki eşit hacme ayıran çaptır.
Pülverizasyon gerçekleştirilirken damlacık çapı büyüklüğü ve uygulanan hacimsel doz miktarı gözönüne alınarak değişik şekillerde tatbik edilir. Buna göre sınıflandırma ve isimlendirme şu şekilde oluşur:
– Damlacık çapı büyüklüğüne göre,
– Hacimsel ilaçlamaya göre,
– Ekipmanlara göre.
1.3. Damlacık Çapı Büyüklüğüne Göre Sınıflandırma
1.3.1 WHO (Dünya Sağlık Örgütü) Sınıflandırması
Damlacık Çapı (µm) İlaçlama Şekli
50 Aerosol
50-100 Toz
100-400 Pülverizasyon
400 ≥ Kaba Pülverizasyon
1.3.2 FAO (Dünya Gıda ve Tarım Örgütü) Sınıflandırması
Damlacık Çapı (µm) İlaçlama Şekli
100 Aerosol
100-300 Pülverizasyon
300-400 Orta Dereceli Pülverizasyon
400-600 Kaba Pülverizasyon
600-1000 Çok Kaba Pülverizasyon
1.3.3 Hacimsel İlaçlamaya Göre Sınıflandırması
Hacimsel Uygulama Şekli Damlacık Çapı
(µm) Hacimsel Doz (l/da)
U.V.(Yüksek Hacimli) 100 3-5
L.V.(Düşük Hacimli) 35-100 1-2
U.L.V. (Çok Düşük Hacimli) ≥50 0,03-0,3
1.3.4 Ekipmanlara Göre Sınıflandırması
İlaçlama şekli Damlacık Çapı
(µm) Hacimsel Doz (l/da)
Püskürtme 150-300 100-300
Çiseleme 50-150 20-30
Sisleme 20-50 0,3-0,6
Atomizasyon 10-20 0,1-0,3
Aerosol ≥10 0,03-0,1
Tozlama 60 1-3 (kg/da)
2. MÜCADELE ALET VE MAKİNALARININ SINIFLANDIRILMASI
Zirai Mücadelede kullanılan kimyasal maddeler, bitki çeşidi, zararlı türü, arazi genişliği, ilaçlama metodu gibi bir çok faktörler mücadele alet ve makinalarının çeşitlenmesine ve gelişmesine yol açmış bir çok maksada cevap verebilecek değişik karakter ve konstrüksiyonlarda alet ve makina imal edilmiştir. Genel olarak zirai mücadele alet ve makinalarını şu şekilde sınıflandırabiliriz.
1. Kullanıldıkları yere göre yapılan sınıflandırma:
– Tarla pülverizatörleri,
– Bahçe pülverizatörleri,
– Tarla-bahçe pülverizatörleri,
– Bağ pülverizatörleri,
2. İlaç dağıtım şekillerine göre yapılan sınıflandırma:
– Pülverizatörler,
– Çiseleyiciler,
– Sisleyiciler,
– Atomizörler,
– Granül uygulayıcılar,
– Tozlayıcılar.
3. Taşınma ve hareket etme özelliklerine göre yapılan sınıflandırma:
– El pülverizatörleri,
– Sırt pülverizatörleri
• Motorlu
• Motorsuz
– Sırt atomizörleri,
– Arabalı pülverizatörler,
– Traktör kuyruk milinden hareketli pülverizatörler
a) Asılır tip pülverizatörler,
b) Çekilir tip pülverizatörler.
– Kendiyürür pülverizatörler,
– Uçak ve helikopterler.
4. Atılan ilaçların sıvı veya toz şekillerine göre yapılan sınıflandırma:
a) Sıvı ilaç atan pülverizatörler:
– Tarla ve bahçe pülverizatörleri,
– Hava akımlı pülverizatörler,
– Santrifüj (döner diskli) pülverizatörler,
– Atomizörler,
– Sisleyiciler:
• Termik sisleyiciler,
• Motor egzoslu sisleyiciler,
• Büyük tip sisleyiciler,
• Elektrikli sisleyciler.
b) Toz ilaç atan alet ve makinalar:
– El tozlayıcıları,
– Sırtta taşınan körüklü tozlayıcılar,
– Sırtta taşınan motorlu tozlayıcılar,
– Arabalı tozlayıcılar,
– Sedyeli tozlayıcılar,
– Çekilir tip tozlayıcılar,
– Asılır tip tozlayıcılar.
c) Kombine alet ve makinalar (sıvı ve toz ilaç atan aletler) :
– Motorlu sırt atomizörleri ve tozlayıcıları,
– Motorlu-sedyeli tozlayıcılar.
d) Granül uygulayıcıların sınıflandırılması:
– Motorlu çekilir tip uygulayıcılar,
– Motorsuz çekilir tip uygulayıcılar.

3. ÇEVRE VE HALK SAĞLIĞI YÖNÜNDEN MÜCADELE ALET VE MAKİNALARI ÜZERİNDE KULLANILAN PÜSKÜRTME MEMELERİNİN SINIFLANDIRILMASI
Püskürtme memeleri (Şekil 1) bir pülverizatörün en önemli organlarıdır, çünkü ilaçlamanın tesirlilik derecesi büyük ölçüde pülverizasyonun kalitesine bağlıdır. Püskürtme memeleri ilaç normu, damla çapı, damla dağılımı, damla tekdüzeliği ve ilaç uygulama güvenliği üzerinde son derece etkilidir. Memeler, pülverizatör püskürtme çubuğuna ya da püskürtme tabancasına bağlı olarak kullanılır. Memeler çalışma enerjileri dikkate alındığında şu şekilde sınıflandırılır:
Şekil 1. Pülverizatör memeleri
A) Basınç enerjisi ile çalışan memeler (hidrolik memeler)
1 ) Konik huzmeli memeler
a) İçi boş konik huzmeli memeler
b) İçi dolu konik huzmeli memeler (Şekil 2)
Şekil 2. İçi boş ve dolu konik huzmeli memeler
2) Yelpaze huzmeli memeler (Şekil 3)
Şekil 3. Yelpaze huzmeli meme ve ilaç dağılımı
a) Aynalı tip memeler
b) Yarıklı tip memeler
B) Kinetik enerji ile çalışan santrifüj memeler
1) Döner diskli memeler
2) Döner kafesli memeler
C) Gaz enerjisi ile çalışan pnömatik memeler
1) Düşük hava hızlı pnömatik memeler
2) Yüksek hava hızlı pnömatik memeler
D) Isı ve gaz enerjisi ile çalışan memeler
Yeni etkili maddeler sayesinde birim alana atılan aktif madde miktarı ve uygulama normları azaldıkça memelerin uygulamadaki önemi de giderek artmaktadır. Pülverizatörlerde yaygın kullanılan memeler, huzme şekli esas alındığında iki ana gruba ayrılmaktadır:
1) Konik huzmeli memeler
2) Yelpaze huzmeli memeler
– yarıklı memeler
– aynalı memeler
4.1. Soğuk Sisleme
Soğuk sislemede, damlacıklar, karışımın yüksek basınçlı memeciklerden çıkmasıyla veya yüksek hızlı çevirimi olan havayla teması sonucu mekanik olarak bölünür. Bazı aletler yüksek hızlı dönen memeciklerle donatılmıştır. Sprey damlacıkları, harici bir sıcaklık olmadan elde edilir. Soğuk sisleme ile sprey hacminin minimumda kalması sağlanmıştır. ULV insektisit formülasyonları genel olarak bu uygulamalarda kullanılır.
Avantajları :
• Bazı formülasyonlar, karışım miktarı minimum seviyede tutulduğundan daha düşük
uygulama maliyetlerine ulaşılır.
• Bazı formülasyonlar kullanıma hazır olduğundan uygulayıcı herhangi bir riske maruz
kalmaz.
• Su bazlı ve suyla karıştırılabilir formülasyonlar kullanıldığından çevre dostudur ve
herhangi bir yangın tehlikesi oluşturmaz.
• Düşük hacimlerde seyreltici kullanıldığından uygulama daha etkilidir.
• Sisleme sonucu oluşan bulut neredeyse görünmediğinden herhangi bir trafik problemi
yaratmaz.
Dezavantajları :
• Görülmesi zor olduğundan sprey bulutunun hareketini incelemek güçtür; ve
• Sisleme yapılacak ekipmanların etkili kullanılması için iyi derecede teknik bilgiye sahip olmak ve ekipmanın kalibrasyonunun yapılması gerekir.
4.2.1 . Soğuk Sisleme İçin Ekipmanlar
4.2.1.1 . Elle taşınabilir soğuk sisleme cihazları
Bu motorların çoğu 1-3 BG’ de, 2 zamanlı, benzin beslemeli olup havayı, memeciklerden, karışımla birlikte dönerek çıkartılan bir mekanizmayı çalıştırırlar. Bu hava, insektisit formülasyonun bulunduğu tanka da basınç uygulayarak, memeciğe gitmesini sağlar. Bu
motorlar küçüktür ve ağırlıkları 6-11 kg arasındadır. Elle taşınabilir bu motorların sırta asılabilen (sırt pülverizatörü) ve elektrikli modelleri bulunmaktadır.
Püskürtme hızı saatte 1 ile 4 l arasında değişmektedir. Değiştirilebilir sabit olmayan memecik veya bir kontrol vanası bu oranı kontrol edebilir. Bu motorlar, kapalı alan uygulamaları ve taşıtların ulaşamadığı açık alanlarda kullanılır.
4.2.1.2 Araç üstü soğuk sisleme cihazları
5-20 BG’ de, 4 zamanlı, benzinli motorla harekete geçen yüksek hacimli hava sağlayıcısının dakikada yaklaşık 6 metreküp karışımı, bir veya birden çok memecikten dışarı atmasıyla çalışır. Bu memeciklerin açısı ayarlanabilir ve soğuk sisin ne tarafa doğru yön bulacağı kontrol edilebilir. İlaç
deposuna basınç verilerek formülasyonun memeciklere gitmesi sağlanır ya da pompa aracılığıyla bu işlem sürdürülür. Şayet pompa kullanılıyorsa, aracın hızına duyarlı hale getirilecek şekilde elektrikli bir mekanizma kurulabilir. Böylece araç durduğu zaman spreyleme de durur.
Buna alternatif olarak, yüksek basıncın hava kompresörü tarafından sağlandığı, bir yöntem tercih edilebilir. Böyle motorlarda, standart memecikler yerine, dakikada 0.5 l karışım tüketecek kadar verimli olan memecikler uyum sağlayabilir. Başka bir dizayn olan, elektrik destekli çok yüksek hızda devinimi olan döner memecik de kullanılabilir.
4.2.1.3 Havadan soğuk sisleme uygulaması
Uçaklar ve helikopterler soğuk sisleme uygulamalarında kullanılmaktadır. Uçaklarla yapılan uygulamalarda genel olarak orta ve yüksek basınçlar sağlanarak, düşük hacimli memecikler kullanılmaktadır. Bu tip bir uygulamada damlacık büyüklüğü istenilen oranda olmadığından, rotary atomizör motorları ya da yüksek basınçlı sitemler tercih edilmektedir.
Rotary atomizörünün, elektrikli motoruyla ya da uçağın hızıyla orantılı fan pervanesiyle birlikte harekete geçen silindir şeklinde metal gaz plakası vardır. Uçağın hızıyla orantılı fanın bıçaklarının yüzeyi, dönme hızı ayarlanabilecek şekilde tasarlanmıştır. Merkezkaç kuvvetiyle elde edilen damlacıklar dışarıdaki havayla karışınca daha da küçük damlacıklar haline dönüşür.
5. ÇEVRE VE HALK SAĞLIĞI YÖNÜNDEN DAMLA ÇAPLARI ve TEKDÜZELİK KATSAYISI
Pülverizasyon sırasında hiç bir zaman aynı büyüklükte damlalar elde edilemez. Damlalar, çaplarına göre geniş bir dağılım göstermektedirler. Pülverizasyon karakteristiklerinin belirlenebilmesi için damlaların ortalama çap değerlerinden ve tekdüzelik katsayılarından faydalanılmaktadır.
5.1. Ortalama Damla Çapları
5.1.1. Sayısal ortalama çap ( NMD )
Cebirsel olarak ortalama çap şu şekilde hesaplanır.
∑ di ni dn = Sayısal ortalama çap (mikron)
dn = —————
n di = ( i )’nci sınıftaki damla çapı (mikron)
ni = ( i )’nci sınıftaki damla sayısı (adet)
n = Hesaplamada kullanılan toplam damla sayısı
5.1.2. Yüzeysel ortalama çap ( YMD )
Genelde damlalar küresel olduğu kabul edilerek yüzeysel ortalama çap şu şekilde hesaplanır.
ds = Yüzeysel ortalama çap (mikron)
ni = di çap sınıfındaki damla sayısı (adet)
n = Toplam damla sayısı (adet)
di = ( i )’nci sınıftaki damla çapı (mikron)
5.1.3. Hacimsel ortalama çap ( VMD )
Damla hacimleri esas alınarak hacimsel ortalama çap şu şekilde hesaplanır.
Burada;
dv = Hacimsel ortalama çap (mikron)
ni = di çap sınıfındaki damla sayısı (adet)
n = Toplam damla sayısı (adet)
di = ( i )’nci sınıftaki damla çapı (mikron)
5.1.4. Sauter (ortalama hacim/yüzey çapı) ortalaması
Damla hacimleri ve yüzeyleri esas alınarak şu şekilde hesaplanır.
∑ di3 ni d(v/s) = Sauter çap (mikron)
d(v/s) = —————–
∑ di2 ni di = ( i )’nci sınıftaki damla çapı (mikron)
ni = di çap sınıfındaki damla sayısı (adet)
5.2. Tekdüzelik Katsayısı
dv r = Tekdüzelik katsayısı
r = ————
ds dv = Hacimsel ortalama çap (mikron)
ds = Yüzeysel ortalama çap (mikron)
Bu değer 1.4’den büyük olmamalıdır.
( ∑ ni di2 )2
Hd = ———————————
( ∑ ni di ) ( ∑ ni di3 )
5.3. Damla Analizi
Damla yoğunluğu (damla sayısı/cm2) ve ortalama damla büyüklüklerinin belirlenmesinde suya ve yağa duyarlı kağıtlardan faydalanılmaktadır.
I. SUYA DUYARLI KAĞIT
Üst yüzey sarı olup su ile temas ettiğinde rengi mavi olmaktadır. Arka yüzey su tutmaz.
Yaklaşık (ortalama) büyütme faktörü değeri :
100 mbüyütme – 1,7
– Damla Çapı 100-300 m için – 1,8
– Damla Çapı 140-600 m için – 2,0
– Damla Çapı 700-1000 m için – 2,2
Kağıt Ölçüleri ve Adetleri :
– 76 x 26 mm – 50 adet
– 76 x 52 mm – 50 adet
– 500 x 26 mm – 25 adet
II. YAĞA DUYARLI KAĞIT (ULV uygulaması için)
Beyaz, yağda çözülen yıkanabilir katman, siyah bir üst yüzeyi kaplamıştır. Bu katmana düşen yağ damlaları mumu çözmekte ve geride sürekli kalıcı bir siyah leke bırakmaktadır. Çapı 50 m’den küçük damlalar kaydedilmemektedir.
Yaklaşık büyütme faktörü değeri :2,5
Kağıtlar aşağıdaki boyut ve sayılarda paketlenmiştir:
– 52 x 76 mm – 50 adet
– 10 x 10 m – Bir makara (bobin)
4. ÇEVRE VE HALK SAĞLIĞI UYGULAMALARINDA İLAÇLAMA HACMİ
Yapılan ilaçlamalarda, gerek mücadelenin ekonomisi ve etkinliği, gerekse kullanılacak dağıtıcı düzenler bakımından önem arz eden bir başka konuda ilaçlama hacmidir.
Herhangi bir mücadele faaliyeti esnasında birim sahaya atılan ilaçlı sıvı veya doğrudan doğruya preparat miktarına ilaçlama hacmi denilmektedir. İlaçlama hacminin sınıflandırılması konusunda birbirinden çok farklı değerler ortaya atılmıştır. Bunlardan en önemlisi American Society of Agricultural Engineers (ASAE) tarafından teklif edilmiş olanıdır. Buna göre ilaçlama hacimleri;
a- UULV ( Ultra – Ultra Low Volume – En Düşük Hacimli İlaçlama ) : 50 cm3/da. ve daha azı
b- ULV ( Ultra Low Volume – Çok Düşük Hacimli İlaçlama ) : 50-500 cm3/da.
c- LV ( Low Volume – Düşük Hacimli İlaçlama ) : 500-5000 cm3/da.
d- MV ( Medium Volume – Orta Hacimli İlaçlama ) : 5-15 lt/da.
e- HV ( High Volume – Yüksek Hacimli İlaçlama ) : 15 lt/da. ve daha fazla
6.1 Hacimsel İlaçlama Normu ( N )
Klasik EC ilaçlamalarında su ve ilaç karışımını ULV ilaçlamasında ise preparat olarak yalnız ilaç miktarını belirtir. N değeri ; ayrıca ilaçların selektivite katsayılarına bağlı olarak belli konsantrasyondaki, bitkiye zarar vermeyen ilaç-su karışımını veya ULV’de belli bir miktardaki preparatın fitotoksik etkisi olmayan belli konsantrasyonu ifade eder.
Hacimsel uygulama yöntemlerinin seçiminde ayrıca; bitkinin yaprak indeksi ve hava sıcaklığı da etkili olur. Genel kural olarak, sık ve yoğun yapraklı bitkilerde ve buharlaşma olasılığının yüksek olduğu koşullarda yüksek hacimli ilaçlama yöntemleri tercih edilir. Ancak uygulama hacminin yükselmesi, uygulama ekonomisine olumsuz etki eder. Bu nedenle, koşulların optimize edilmesi gerekir.
Genel olarak doz; tozlar ve granüller için (kg/dekar), tohumluklar için (kg/dekar) veya (adet/dekar), mayi ilaçların normal ve yüksek hacimle tatbikatları ise (litre/dekar), LV ve ULV tatbikatları için (ml/dekar) olarak ifade edilir.
6.2 ULV Uygulama Tekniği
6.2.1 ULV Uygulamalarında Kullanılan Formülasyonlarda Bulunması Gereken Özellikler
1- Çok düşük hacimli ilaçlama şekli uygulandığı zaman yeterli etkili maddenin birim alana isabet etmesini sağlayacak, oldukça yüksek konsantrasyonda olmalı,
2- İlacın viskozitesinin ULV uygulamalarında kullanılan özel memelerden veya micronair tertibatından istenilen nispette akışı (Flow rate) sağlayacak değerde olması,
3- İlacın viskozitesinin, ilaçlama tertibatında meydana gelen sürtünmelerden doğan sıcaklık artışıyla değişmemeli,
4- İlaç, depoda geri dönüş sonucu sistem içinde hava kabarcıkları ve köpüklenme yapmamalı,
5- İlacın, bitkiye yeterli bir kinetik enerji ile yapışması ve birim alanda yeterli büyüklük ve sayıda zerre miktarının bulunmasının temini için evaporasyon emsalinin düşük ve özgül ağırlığının yüksek olması gereklidir.
6- İlacın yüzey geriliminin ULV uygulaması için optimum çapta zerre meydana gelmesini sağlayacak değerlerde olması gereklidir.
7- İlacın alev alma noktasının yüksek olması lazımdır.
8- Plastik ve metal kısımları eritici, aşındırıcı ve paslandırıcı olmamalıdır.
9- Yüksek konsantrasyonda bitkilerde fitotoksisite göstermemesi ve uygulayıcılara toksit etkisinin mümkün olduğu kadar az olması gibi özelliklerde olması gereklidir.
6.2.2 ULV Uygulama Tekniğinin Sağladığı Yararlar
1- Bu teknikte taşıyıcı madde, ya çok fazla azaltılmakta veya tamamen ortadan kaldırılmaktadır. Suyun aktif olmaması nedeniyle bu metotta atılan preparatın tamamı aktif durumdadır.
2- Aynı zaman içerisinde, konvansiyonel usule nazaran daha yüksek bir iş verimi elde edildiğinden yeni bulaşma şansı azalmaktadır.
3- ULV sistemi konvansiyonel sisteme göre, daha yüksek rüzgar hızında çalışabildiğinden, ULV de günlük çalışma saati daha fazladır.
ULV 18 km/h (5 m/sn) ortalama (2-3 m/sn)
Konvansiyonel 12 km/h (3 m/sn) ortalama (1-2 m/sn)
4- İlaçlama hacmi küçüldüğünde (Konvansiyonele göre) az sayıda araç, gereç ve elemana ihtiyaç duyulmakla beraber ölü zamanlar azaltılarak iş kapasitesi arttırılabilmektedir.
5- Kısa sürede ilaçlama zorunluluğu doğan durumlarda, gecikmeden dolayı meydana gelen zararın en aza indirilmesi, son kullanma ile hasat arasında geçmesi gereken sürelere uyulması, mücadelenin entegre mücadele çerçevesinde öngörülen periyotta bitirilmesi sağlanmıştır.
6- ULV’de su kullanılmayan formülasyonlar kullanıldığından su taşıma, havuz, motopomp gibi ihtiyaçların olmaması ise daha az insan gücüne gereksinimi olacağından masraf daha az olmaktadır.
7- ULV ile atılan ilaçlar yağmurla yıkanmaya karşı daha mukavimdirler.
8- ULV’ de ölü zamanların (doldurma, karıştırma, nakletme, manevra vs.) daha az
olması mücadele faaliyetlerine ekonomiklik kazandırır.
9- İlaçların kolay ve emniyetle kullanılabilmesi zehirlenme riskini kısmen azaltmaktadır.
10- ULV’de zerreler daha küçük parçalara ayrıldığından sık bitkilere ve yaprak dokusuna nüfusu daha kolay olmaktadır.
6.2.3 ULV Uygulama Tekniğinin Olumsuz Yönleri
1- ULV ile yapılan ilaçlamalarda ilacın rezüdü (bakiye) tesiri fazla olduğundan tatbikat sahasına ancak 2-3 gün sonra girilmesine karşın, diğer ilaçlama yöntemlerinde 12-24 saat sonra girilebilmektedir.
2- ULV’de kalıcılık özelliğinden dolayı hasatta zorluklar çıkabilir.
3- ULV ile yapılan tatbikatlarda, küçük aplikasyon hataları, konvansiyonele nazaran gerek fitotoksisite ve gerekse sıcak kanlılar için zehirlenmelere sebep olabilmektedir.
4- ULV’de zerre büyüklüğü, sürüklenmenin çok etkili olabileceği bir değerde ise, meydana gelebilecek aktif madde kaybı konvansiyonele göre daha fazla olabilmektedir.
5- Konvansiyonele göre kalibrasyon daha titizlikle yapılmalı ve sık sık kontrol edilmelidir.
6.2.4 ULV Sisteminde Püskürtme Dağılımına Etki Eden Faktörler
Saniyede 2 m hızla esen rüzgarda damlaların kendi terminal hızı altında 10 m yükseklikten düşen püskürtme damlalarının kat ettiği mesafe ek şekilde verilmiştir. Damla miktarı yüzdesi ve verilen damla sayısı oranı 65 m hacimsel ortalama çap ( VMD ) varsayılarak; mesela % 14 damla miktarı çap olarak 20-30 m arası damlaları kapsar ve emisyon çizgisinden 400-1000 m sürüklenir. Yalnız bu sürüklenen damlalar püskürtme hacminin % 1’ini kapsar. Biz süne uygulamalarında damla çapını 120 m civarında tutmak için kalibre ediyoruz.
5. ÇEVRE VE HALK SAĞLIĞI ALANINDA KULLANILAN MÜCADELE ALETLERİNİN KALİBRASYONU
Çok geniş alanlarda yürütülen tarımsal savaşta çok değişik özelliklerde kimyasallar kullanılmaktadır. Kullanılan bu kimyasalların çevre kirliliği yaratmadan veya bu kirliliği en aza indirerek yüksek oranda biyolojik etki sağlanarak uygulanması mücadelenin ekonomikliği ve başarısı açısından önemlidir.
İlaçlama tekniğinin gereklerine uygun olmayan bir püskürtme yapıldığı takdirde istenilen hedeflere ulaşmak mümkün olmayacaktır. Bu nedenle kullanılacak ekipmanın ayarlarının yapılması ve ilaçlama tekniklerine uygun bir püskürtmenin gerçekleştirilmesi gerekmektedir.
Kalibrasyon, tarımsal alet ve makinalarının püskürtme dağılımını ilaçlama tekniklerinin gereklerine uygun olarak düzenlemek anlamını taşımaktadır.
Kimyasal savaşta kullanılan değişik formülasyonlu ilaçların püskürtülmesi, dağılım düzgünlüğünün sağlanması açısından ayrı bir önem taşımaktadır. Bu nedenle kalibrasyondan beklenen yararlar şu şekilde sıralanabilmektedir:
Birim alanda selektivite katsayısına uygun olarak bildirilmiş hacimsel dozun düşürülmesi,
– Biyolojik gereksinmelere uygun üniform damla çaplarının elde edilmesi,
– Birim alanda yeterli damla sayı ve damla yoğunluğunun elde edilmesi,
– İlaçlama şeridinin enine, boyuna ve derinlemesine olan doğrultularında dağılım tekdüzeliğinin sağlanması,
– Uygun meteorolojik koşullar altında püskürtme yaparak iyi bir dağılım paterni oluşturulması,
– Uygulamanın ekonomik sınırlar içinde kalmasının sağlanmasıdır.
Kalibrasyon çalışmalarında bu amaçlara yeterince ulaşabilmek için daha önceden bitkinin ve ilacın fiziksel özelliklerini, zararlının yapısını ve biyolojisini iyi bilmek ve bunların birbiriyle olan ilişkilerinin incelenmesi gerekmektedir.
Kalibrasyon çalışmalarında niceliksel olan ve ayarlanabilen değişkenlerin gerekli sayısal değerlerde olmasına önem verilmelidir. Bu değişkenlerin kimilerinin de gerekli değerlerde olması için hesaplamalar yapılmalıdır.
7.1 Kalibrasyonun Tanımı
Bilindiği gibi kelime anlamı “Ayar Etmek” demektir. Konumuz açısından ise bu kelime; Mücadele uygulamaları için preparat olarak verilen bir dozun en iyi tesir yapacak şekilde ve bitki sahasına üniform olarak uygulanması için ekipmanlardaki püskürtme sisteminin ayar edilmesi anlamını taşır. Uygulamada en çok kullanılan formülasyonlar sırası ile; katkısız ilaç, mayi, toz ve granüle şeklinde olanlardır.
Son yıllarda geliştirilen hemen hemen bütün dünya ülkelerinin kullandığı özel “ULV (Ultra Low Volume)” formülasyonları içinde “norm”, “cc/da” olarak ifade edilir. EPPO (Avrupa ve Akdeniz Bitki Koruma Teşkilatı) ULV (en düşük hacim) için 5 l/ha olarak kabul etmiştir. Zehirli yem veya tohumluk uygulamalarında ise “norm”, “kg/ha” veya “Adet/ha” olarak verilir.
7.2 Kalibrasyonun Amacı ve Önemi
a- Uygulanacak formülasyonu ilaçlama tekniğine uygun olarak; ilaçlama şeridinin enine ve boyuna olan doğrultularla bitki tabakasının derinlemesine olan yüzeylerinde istenen yoğunlukta, en faydalı biyolojik etkinliği verecek damlacık ölçüsü ve adedinde ekipmanların püskürtme yapmasını temin ederek uygulamak,
b- İlaçlamanın, ilaç kaybı yönünden en az olması için dozu istenen limitler içinde tutmak,
c- Fazla dozun düştüğü yerlerde fitotoksik tesirleri önlemek (preparat olarak verilen optimal dozun ± % limitlerini vermek zordur ve bu preparatla, konsantrasyona bağlıdır),
d- Bilinen ilaçlama tekniğinin gerektirdiği en uygun kalibrasyon seçildikten sonra, beklenen şartları gerçekleştirmek üzere ekipmanların kalibrasyonuna geçilir.
Kalibrasyonda en uygun normun altındaki eksi hata payı bütün emek ve masrafları boşa çıkarmakta ve beklenen etkinlik elde edilememektedir. Öte yandan, artı bir hata payı ise, gereksiz ilaç kullanımına, pahalı ilaçlamaya ve çevre kirlenmesine neden olmaktadır. Bu nedenle, kalibrasyonun standartlara uygun ve hatasız olarak yapılması gerekmektedir.
6. ÇEVRE VE HALK SAĞLIĞI ALANINDA KULLANILAN MÜCADELE ALETLERİNİN KALİBRASYONUNA ETKİ EDEN FAKTÖRLER
6.1. Hacimsel Uygulama Normu
Hacimsel uygulama normu, genellikle uygulama yöntemine ve amacına göre değişmektedir. Uygulama normunun hesaplanmasında şu formül geliştirilmiştir:
1000 . n . q
N = ——————-
V . be
Bu eşitlikte;
be : Yararlı iş genişliği (m)’dir.
6.2. Meme Debisi
Ekipmanın toplam debisi ( Q ); ayrı ayrı meme debileri ( q ) ölçülerek ortalama meme debisi bulunduktan sonra gerekli meme sayısı ( n ) ile çarpılarak hesaplanmaktadır. İş genişliği boyunca dar bir damla spektrumu elde edebilmek için püskürtme çubuğu üzerindeki memelerin girdap diskleri ile orifislerinin tek tip olmasına dikkat edilmelidir.
Bakım ve kullanma talimatına göre hazırlanmış, normal çalıştığı tespit edilen bir alete bir miktar ilaç konur (mayi ilaç yerine su konulur). Belli bir zaman püskürtülerek, atılan ilaç miktarı, püskürtme zamanına bölünerek l/min veya kg/min olarak verdi, ölçü kaplarıyla ml olarak tespit edilir. Aletin hangi basınçta, hangi ayarda, hangi devir veya strokta çalıştığını da tespit etmemiz gerekmektedir.
6.3. Meme Sayısı
Ortalama meme debileri saptandıktan sonra aşağıdaki eşitlik yardımıyla gerekli meme sayısı bulunmaktadır:
N . V . be
n = ——————-
1000 . q
Pülverizatörlerde püskürtme memesi sayısı genellikle sabittir. Ancak sıraya ekilmiş bitkilerin ilaçlamasında meme sayısı değiştirilebilmektedir.
6.4. İlaçlama (İlerleme) Hızı
Yer aletlerinin ilaçlama (ilerleme) hızı tarla koşullarına, bitkinin ilaçlama anındaki durumuna bağlıdır. Bu nedenle uygulama yapacağımız hız daha önceden tespit edilmeli, mümkün olduğunca sabit hızla uygulama yapılmalıdır.
6.5. Yararlı İş Genişliği
Aletin cinsine göre değişmektedir. Etkili püskürtme mesafesi, memeler arası mesafe, meme sayısı ve kullanma şekline göre farklı metotlarla tespit edilir.
Yer alet ve makinalarında yararlı iş genişliğinin saptanmasında aşağıdaki bağlantı kullanılmaktadır:
be = n . a
Burada ;
a : İki meme arası mesafe ( m )’dir.
6.6. Dekara Atılacak İlaç Miktarı
İlaç miktarı hastalık ve zararlı, bitki ve ilaç çeşidine göre kullanma talimatında önceden tespit edilmiş belirli toleransları olan değerlerdir.
6.7. Sıcaklık ve Bağıl Nem İlişkisi
Sıcaklığın yüksek, bağıl nemin düşük olduğu hava koşullarında buharlaşma oranı en yüksek düzeyde olmaktadır. Buharlaşma oranı ayrıca damla çapı küçüldükçe artar. Çünkü damla çapı küçüldükçe damlaların toplam yüzeyi de artmaktadır. Bu durumda damlaların düşme hızları küçük olduğu için düşme süreleri de buna bağlı olarak uzun olmaktadır. Böylece küçük damlalar havada daha uzun süre kalarak buharlaşma oranı daha sık olacak ve çapı da küçülerek uzaklara sürüklenecektir.
6.8. Çiğlenme Durumu ve Miktarı
Sabahın erken saatlerinde genellikle çiğ görülmektedir. Çiğ varken yapılan ilaçlamalarda damlalar bitki yüzeyindeki çiğlerle birleşerek büyük bir damla oluşmakta ve toprak yüzeyine yuvarlanmaktadır. Böylece ilaç örtüsü zayıf kalmakta olup, kayıplar oluşmaktadır.
8.9. Rüzgar Hızı
Püskürtülen damlalar, rüzgarın etkisiyle sürüklenmekte ve buharlaşarak da bir kısmı kaybolmaktadır. İlaçlama sırasında rüzgarın hızı ve yönü oluşan damlaların hedef yüzeye ulaşıp ulaşmamasına büyük ölçüde etki etmektedir. Bu açıdan rüzgara dik yönde ilaçlama yapılması ve rüzgarlı havalarda ilaçlama yapılmaması gerekmektedir.
7. ÇEVRE VE HALK SAĞLIĞI ALANINDA KULLANILAN MÜCADELE ALETLERİNİN KALİBRASYON FORMÜLÜ
İlaç normunu veren formül aşağıdaki eşitlikte görülmektedir:
P
N = ——–
S
Bu eşitlikte;
N : İlaç normu (l/da veya kg/da),
P : Atılan ilaç miktarı (l veya kg),
S : Birim alan (da)’dır.
Atılan ilaç miktarını veren formül (P) eşitliğinde, birim alanı veren formül de (S) eşitliğinde verilmiştir:
P = Q . t
V . b. t
S = V . b . t (m2 ) , S = ————- (da)
1000
Bu eşitliklerde;
Q : Püskürtme sisteminin toplam ilaç debisi (l/min),
V : Ekipmanın ilaçlama (ilerleme) hızı (m/min),
b : Faydalı iş genişliği (m),
t : Püskürtme zamanı (min)’dır.
Bu değerlerden yararlanılarak (N) eşitliği aşağıdaki biçimde açıklanabilir:
P Q . t 1000 Q . 1000
N = ——- = ——— . ———— = —————
S 1 V . b . t V . b
Böylece tek püskürtme üniteleri için kullanılan ilaç normunun hesabı için;
1000 . Q
N = ————— elde edilir.
V . b
Toplam ilaç debisi şu şekilde hesaplanır:
Q = n . q
Buna göre çok püskürtme üniteli ilaçlama makinaları için kullanılan kalibrasyon formülü şu şekilde ifade edilir:
1000 . Q 1000 . n . q
N = ————— = —————–
V . b V . b
Şayet ilaçlama (ilerleme) hızı km/h cinsinden verilmişse kalibrasyon formülü aşağıdaki gibi hesaplanmaktadır:
60 . n . q N = İlaçlama normu (l/da) veya( kg/da)
N = —————– n = Ünite sayısı (adet)
V . b q = Her bir ünitenin püskürttüğü ilaç miktarı (l/min)
V = İlerleme hızı (m/min)
B = İş genişliği (m)
ÖRNEK : İlaçlama (ilerleme) hızı 6 km/h olan bir mücadele aletinin ilerleme hızını m/min cinsinden hesaplayınız.
1000 m 1 h
V = 6 . ————— . ————- = 100 m/min
1 km 60 min
8. ÇEVRE VE HALK SAĞLIĞI ALANINDA KULLANILAN MÜCADELE ALETLERİNİN KALİBRASYONU TEKNİĞİ
8.1. Motorsuz El ve Sırt Pülverizatörlerinde Kalibrasyon
Sırt pülverizatörlerinin depo hacimleri genel olarak 10-14 l arasında değişmektedir. Bu tip pülverizatörlerde düşük basınçlı memeler kullanılmaktadır. Bu memelerin çalışma basınçları 2-5 bar arasında değişmektedir. Uygulama öncesi memelerin debileri değişik basınçlarda tespit edilmelidir. Bunun için aletin deposu su ile doldurulur. 2 dakika süre ile optimum çalışma basıncında memeden püskürtme yapılır. Püskürtülen su miktarı tespit edilir.
Daha sonra yapılacak işlem, ilaçlanacak alanın tespit edilmesidir. İlaçlanacak alan tespit edildikten sonra bu alana isabet edecek sıvı miktarı hesaplanır. Önceden tespit edilmiş olan
meme debisine (l/min) göre bu alan için gerekli olan su miktarı ve ilaçlama zamanı bulunur. Bir depo su ile ne kadar alanın ilaçlanabileceği hesaplanır. Daha önceden tespit edilmiş olan alana göre ilaç deposuna konması gerekli olan (ilaç + su) mahlul ile ilaçlamaya geçilir.
8.2. Motorlu Sırt Atomizörlerinde (Şekil 6 a ve a) Kalibrasyon
Motorlu sırt atomizörlerinde kalibrasyon, diğer zirai mücadele alet ve makinalarından biraz farklılık göstermektedir. Bu tip makinalarda uygulama normu diğer makinalarla karşılaştırıldığında biraz daha düşük değerlerde olmaktadır. Makinanın debisi 0,1 l/min ile 3,5 l/min arasında değişmektedir. Buna göre bir omca için gerekli olan su miktarı yaprak ve salkım alanı dikkate alınarak tespit edilir. Daha sonra bir depo mahlulün kaç omcaya yeteceği hesaplanarak ilaçlamaya başlanır. Genellikle bir sırt pülverizatörü veya atomizörü ile ilaçlama anındaki yürüme hızı ortalama 2,5 km/h olarak kabul edilmektedir.
Şekil 6a. Motorlu sırt atomizörü (sıvı ilaç atma üniteli)
Şekil 6b. Motorlu sırt atomizörü (toz ilaç atma üniteli)
ÖRNEK: Uygulanacak ilaç dozu 180 ml/da, uygulama normu 20 l/da, meme debisi 1000 ml/min, iki meme arasndaki mesafe 50 cm, meme sayısı 16 adet ve efektif iş genişliği 8 m (16×50 = 800 cm) olan ilaçlama uygulamasında hareket hızı ne olmalıdır?
1000 . n . q 1000 . n . q 1000 .16.1
N = ——————– V= ——————- = —————– = 100 m/min
V . b N . b 20.8 = 6 km/h
ÖRNEK: Aletin debisi 2,5 kg/min, ilaçlama hızı 50 m/min ve iş genişliği 8 m ise ilaçlama normu nedir?
1000 . Q 1000. 2,5
N = ——————– = ——————– = 6,25 kg/da
V . b 50.8
9. ÇEVRE VE HALK SAĞLIĞI UYGULAMALARINDA GÜVENLİK ÖNLEMLERİ
Tarımsal mücadele ilaçlarının güvenli ve etkin kullanılmaları için ilaçlama öncesinde, ilaçlama esnasında ve bitiminde gözönünde bulundurulacak noktalar ve alınacak önlemler vardır.
9.1. İlaçlama Öncesinde Dikkat Edilecek Noktalar
İlaçlamaya başlamadan önce alınacak önlemler, ilaçlama süresince ve ilaçlama bitiminde oluşacak kayıpların ve zararlı etkilerin önlenmesinde büyük önem taşımaktadır. Bu nedenler, ilaçlama öncesi dikkat edilmesi gereken noktalar aşağıdaki şekilde sıralanabilmektedir:
• İlaç kullanılması gereken durumda, en uygun özellikteki ilacın seçilmesi gerekmektedir.
• Uygulayıcılar eğitilmelidir.
• Kullanılacak alet ve makinanın bakım ve kalibrasyonu kontrol edilmelidir.
• İlaçlamadan önce, ilaçlama yapılacak alandaki insanlar uzaklaştırılmalıdır.
• İlaçlama yapacak kişi, çevredeki arı yetiştiricilerine uyarıda bulunmalı ve hayvanlar bu süre boyunca kapatılmalıdır.
• Kullanılacak ilacın özelliğine göre, son ilaçlama tarihi ile hasat arasındaki sürenin önceden belirlenmesi gerekmektedir.
• Kullanılacak ilacın, aynı gün içinde bitirilmesi gerektiği düşünülerek, gerekli miktarda ilaç karışımı hazırlanmalıdır.
• İlaçlama yapacak kişi, ilaç karışımını hazırlama ve makinaya doldurma işlemlerinden önce mutlaka, koruyucu eldiven, gözlük, maske ve tulum giymelidir.
• Termik uygulamalarda, ekipmanın sıcak bölgeleri kullanıcıya zarar vermeyecek şekilde koruyucularla kaplanmış olmalıdır.
• Zehirlenmelere karşı, her ilacın antidotu önceden bilinmeli ve hazır bulundurulmalıdır.
9.1.1. Tarım İlacında Dikkat Edilmesi Gereken Noktalar
• Ambalajı bozuk ilaçlar satın alınmamalıdır.
• İlacın ambalajı üzerindeki etiket bilgilerine dikkat edilmelidir.
• Ambalaj üzerinde, hangi amaca yönelik olarak kullanıldığı (insektisit, fungusit, ev haşerelerine karşı vb.) belirtilmelidir. Ayrıca, ambalajda;
– İlacın etkili madde cinsi ve içeriği (WP),
– İlacın fiziksel hali (toz, ıslanabilir, EC vb.),
– İlacın dekara gram veya cm3 olarak doz veya 100 l suya karıştırılacak miktarı,
– Ruhsat tarihi ve numarası ve
– Kullanımda alınması gereken önlemler belirtilmelidir.
• İlacın kolay alev alıp almadığı bilinmeli ve gerekli önlem buna göre alınmalı; ilacın alevlenme noktasının yüksek olmasına dikkat edilmelidir.
• İlaç, etiket ve ambalaj yönetmeliğine uygun olarak satılmalıdır.
Alet ve Makinada Dikkat Edilecek Noktalar
• Alet ve makinanın kullanma ve bakım kılavuzu iyice okunmalıdır.
• Memelerin süzgeçleri sökülüp temizlenmelidir.
• Motor ve pülverizatörü kontrol edip, aşınmış ve yıpranmış kısımları yedekleriyle değiştirilmelidir.
• Yağlanacak yerler yağlanmalıdır.
• Pülverizatör lastik tekerli ise lastiklerin havaları kontrol edilmelidir.
• Pülverizatördeki kumanda kollarının ve vanaların açma-kapama durumlarının çalışıp çalışmadığı kontrol edilmelidir.
• Motor ve pompa yağı sık sık kontrol edilmelidir.
• Akaryakıt, çalışmadan önce konulmalı, motor tozlu yerlerde çalıştığından motor filtresi temizlenip yağlandıktan sonra yerine konulmalıdır.
• Hortum bağlantıları ve hortumlar kontrol edilmelidir.
• Pülverizatöre sıvı konulduktan sonra çalıştırılmalı, pompalı aletler asla susuz çalıştırılmamalıdır.
• Eğer pülverizatörün pompası membranlı ise, kesikli pülverizasyonun engellenmesi için, membran hava deposuna 2-3 atm (bar) hava basılmalıdır.
• Pülverizatör üzerindeki tüm süzgeçler temizlenip kontrol edilmelidir.
• Kuyruk milinden hareketli pülverizatörlerde şaft emniyeti kontrol edilmelidir.
9.2. İlaçlama Sırasında Dikkat Edilecek Noktalar
• İlaçlama sırasında ilaç, giysi veya ele bulaştığında mutlaka bol su ve sabunla yıkanmalıdır.
• İlaçlama sırasında herhangi bir şey yenmemeli, sigara veya içecek içilmeme, gözleri ovuşturup, ağza dokunmamalıdır.
• İlaçlama asla çocuklara yaptırılmamalıdır.
• İlaçlama sırasında çiftlik hayvanları uzak tutulmalı ve belli bir süre boyunca alana, hayvan sokulmamalıdır.
• İlaçlama, uygun hava koşullarında, rüzgarsız havada ve günün uygun saatlerinde yapılmalıdır. Sabah çiğ kalkınca başlanmalı, öğle sıcağı başlamadan bırakılmalı ya da öğleden sonra geç saatte başlanıp, rüzgar çıktığı zaman bırakılmalıdır.
9.2.1. Kapalı Alanlarda Yapılacak İlaçlama
Bu uygulamayı yapacak olan personel, aşağıdaki maddeleri içeren bir güvenlik eğitimi almalıdır:
• Eğer sisleme yapılıyorsa şalterler kapatılarak tüm elektrik kesilir.
• Bütün ısıtıcı ve pişirici aletler kapatılır ve eğer sıcaksa, soğuyana kadar bekletilir.
• Suyla karıştırılan ürünler daha az yangın riski taşır.
• Tüm su içeren kap ve yiyecekler korunmalıdır.
• Balık ve balığın içinde yüzdüğü fanus veya akvaryum başka bir yere alınmalıdır.
• Ev sakinleri ve hayvanlar ilaçlama sırasında dışarıda durmalı ve ilaçlama tamamlandıktan sonra 30 dakika içeri girmemelidir. İçeri girmeden önce bina havalandırılmış olmalıdır.
• Maksimum verimi alabilmek için, tüm kapı ve camlar ilaçlamadan önce kapatılmalı ve uygulama bittikten sonra 30 dakika kadar açılmamalıdır.
• İlaçlama operatörleri, en az etkiye maruz kalmak için çalışırken makinanın arkasında kalmalı ve oluşan sisten kaçınmalıdır.
• Küçük ve tek katlı evlerde, ilaçlama kapıdan veya açık olan bir pencereden, evin her odasına girmeye gerek kalmadan, yeterli püskürtmeyle insektisit damlacıklarının dağılımı sağlanabilmelidir.
• Çok katlı binalarda, ilaçlama operatörün görüş alanını iyi tutabilmek için, yukarı kattan aşağıya doğru ve binanın arkasından önüne doğru yapılır.
• Kapalı alanda operatör asla maskesiz çalıştırılmamalıdır. Operatör, en uzak noktadan ilaçlamaya başlayıp çıkış noktasına doğru ilaçlama yapmalıdır.
Bir meskenin ya da evin ortalama büyüklüğü hesaplanarak (m2 cinsinden), ne kadar hacimde ilaç karışımının gerekeceği, ürünün etiketinde belirtilen ölçülere göre hesaplanır (bazı üreticiler, kapalı alan sislemesinde kullanılması gereken ürünün oranını hacim olarak verir). Her bir meskenin ya da evin, ortalama ne kadar zamanda ilaçlanacağının bilinmesi ve operatörlerin bilgilendirilmesi için, makinanın debisi (ml/min cinsinden) saptanmalıdır.
Binaya girilmeden önce; kullandığımız alet ve makinanın teknik özelliklerinin iyi bilinmesi şarttır. Sisleyici aletlerde sisin kuru olması şarttır. Kuru olup olmadığını, makinayı yere
koyup, memeciğin önündeki alana bakarak tespit edebiliriz. Büyük ve ıslak damlacıkların sayısını azaltmak için, akış oranı ve yanma derecesi arasındaki dengeyi sağlamak gereklidir. Bu, çok zaman akış oranını düşürerek sağlanır.
9.2.2. Açık Alanlarda Uygulama
Açık alanlarda yerden uygulama yapmadan önce, güzergah planı yapılmalıdır. Sislemede taşıtla girilemeyen bölgelere, elle taşınabilir sisleyici veya sırt pülverizatör ve atomizörleri gibi kombinasyonlar kullanılabilmektedir. Aşağıdaki maddelerde diğer dikkate alınması gereken noktalar yer almaktadır.
Şekil 7. Rüzgara göre uygulama yönü
• Yağmur yağarken, rüzgar 12 km/h’yi geçtiğinde ve güneş ışınları yoğunken ilaçlama yapılmalıdır.
• Verimliliği arttırmak ve ilaç bulutunun iyi dağılması için, evlerin ve binaların kapı ve pencereleri açık tutulmamalıdır.
• Araç üstü ekipmanlar için, yolların dar olduğu ve evlerin yol kenarına yakın olduğu bölgelerde ilaçlama aracın arkasına doğru yönlendirilmelidir. Yolların geniş ve evlerin yola uzak olduğu yerlerde araç yol kenarına yakın seyretmeli ve ilaçlama rüzgarın akış yönüne doğru yapılmalıdır.
• Bariyer veya herhangi bir engelin hava akışını etkilediği durumlarda, araç üstü soğuk sisleyicinin memesi yukarı doğru yönlendirilmelidir.
• Binaların bulunduğu bölgede, ilaçlama yapılırken, yolların durumu ve güzergahı, evlerin birbirinden ve yoldan uzaklığı uygulamanın başarısını büyük ölçüde etkiler. Araç üstü ekipmanlarla yapılan uygulamalarda, 50 metrelik birbirine paralel parkurlar çizerek, rüzgar yönünün aksi istikametinde seyretmek, sis damlalarının istenilen yere gitmesi ve operatörün sisten etkilenmemesi için tavsiye edilen bir metottur.
• Önceden belirlenen taşıtın gitmesi gereken hız sağlanmalı ve araç hareketsizken ilaçlama mutlaka durdurulmalıdır.
• İlaçlama her zaman rüzgar yönünün aksine, en aşağıdan yukarıya doğru uygulanır. (Şekil 7.)
9.3. İlaçlama Bittikten Sonra Yapılması Gerekenler
9.3.1. İlaçların Depolanması ve Ambalajlarının İmhası
İlaçlar daima orjinal ambalajlarında bulundurulmalıdır. Alan ilaçlamalarında kullanılan tüm insektisitler, üretici tavsiyeleri doğrultusunda, güvenli bir yerde depolanmalıdır. Kullanılmış ve seyreltilmiş insektisit, sislemeden veya depolamadan sonra makinanın içinde bırakılmamalıdır. Boş bidonlar ve fazla insektisitler, doğaya zarar vermeyecek şekilde, önceden belirlenmiş standartlarda imha edilmelidir. Boş bidonlar, imha edilmeden önce kullanılmaz hale getirilmelidir. Besin maddelerinin olduğu yerlerde ilaçlar saklanmamalıdır.
9.3.2. Alet ve Makinalardaki Önlemler
• Emniyet ve basınç regülatörü boşa alınmalıdır.
• Doldurma süzgeç ve kapağı çıkartılıp temizlenmelidir.
• İlaç deposuna püskürtme yapılmalıdır.
• Yabancı ot ilaçları kullanıldıktan sonra aletin bütün kısımları % 1’lik amonyaklı su ile yıkanmalıdır.
• Hasara uğramış kısımlar kontrol edilmeli, eskiyen, aşınmış parçalar özellikle memeler yedekleriyle değiştirilmelidir.
• Alet tekerlekleri askıya veya takoza alınmalıdır.
• Gereken yerler yağlanmalıdır.
• Püskürtme hortumları içerisinde su kalmamalı, içi boşaltılmalıdır.
• Püskürtme ve diğer hortumlar keskin köşe yapmadan daire şeklinde bükülüp, kaldırılmalıdır.
• Böylece bakımı bitirilen ilaçlama alet ve makinalarından yararlanabilmemiz için ilaçlamaya hazır duruma getirilerek üzerine bir örtü örtülüp, çok soğuk olmayan kapalı bir yerde muhafaza altına alınmalıdır.
KAYNAKLAR :
AYDINOĞLU, H., DURSUN, Y., SÖNMEZ, S., TÜRKOĞLU, M. ve ERGÜL, İ. 2001. Ruhsatlı Zirai Mücadele Alet ve Makinaları. Tarım ve Köyişleri Bakanlığı Koruma ve Kontrol Genel Müdürlüğü, Ankara .
ÇİLİNGİR, İ. ve DURSUN, E., 2002. Bitki Koruma Makinaları. Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Yayınları: 1531, Ders Kitabı: 484, Ankara.
DOĞUŞ, R., 1958. Ziraat Mücadele Vasıtaları Üzerinde Bir Araştırma. Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Yayınları: 143, Çalışmalar No: 88, Ankara.
DOĞUŞ, R., DELİGÖNÜL, F., 1976. Uçakla Yapılan Tarımsal Savaşta ‘8001 Teejet’ Memelerle ULV Uygulamalarında Dağılım Karakteristiklerinin Saptanması Üzerinde Bir Araştırma. Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi Yıllığı, 1974, No: 5. Ankara.
DOĞUŞ, R., TUNALIGİL, B. ve ÇİLİNGİR, İ., 1984. Tarımsal Savaş Mekanizasyonu. Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Yayınları: 918, Ders Kitabı: 258, Ankara.
KESKİN, R. ve ERDOĞAN, D., 1992. Tarımsal Mekanizasyon (II. Baskı). Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Yayınları: 1254, Ders Kitabı: 359, Ankara.
MATHYS, G., 1972. Report of The Joint Technical EPPO/FAO/IAAC/GIFAP Committee on ULV (Guidlines for ULV Applications of Pescides). 1. Edition, Paris.
MATTHEWS, G.A., 1977. The Integration of Formulation and Method of Application Against Cotton Pest. Aerial Application of Pesticides Cours, Crandfield.
MATTHEWS, G.A., 1992. Pestiside Application Methods. 2. Edition, Longman, NewYork.
TUNALIGİL, B. G., 1974. Çeşitli Tip Yerli Pülverizatör Memelerinin Pülverizasyon Değerleri Üzerinde Bir Araştırma. Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Yayınları: 568, Bilimsel Araştırma ve İncelemeler No: 331, Ankara.
TÜRKOĞLU, M., ÜNSAL, Y., DEMİREL ATASOY, Z., ERGÜL, İ., AKKAYA, M. ve BAYDAR, Y. 2003. Tarımsal Mücadelede Yer Aletleri ile İlaçlama Tekniği, Kalibrasyonu, Denenmesi ve Kontrolü. Seminer Notu. Tarım Alet ve Makinaları Test Merkezi Müdürlüğü Tarımsal Mücadele Makinaları Bölümü. Ankara, Mart 2003.
YAĞCIOĞLU, A., 1993. Bitki Koruma Makinaları. Ders Kitabı. Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Yayınları: 508, İzmir.
REFİK SAYDAM HIFZISSIHHA MERKEZ BAŞKANLIĞI
ZEHİR ARAŞTIRMALARI MÜDÜRLÜĞÜ
ENTOMOLOJİ LABORATUVARI
Bil.Uzm.Biyolog Şermin Savaş KAYA
KARASİNEKLERİN
BİYOLOJİLERİ VE SAVAŞIM YÖNTEMLERİ
KARASİNEKLER
Diptera ordosu, Muscidae Familyasında yer alan böceklerdir.
Halk sağlığındaki en önemli cinsi Musca, stomoxys vb.dir.
Üzerinde duracağımız tür Musca domastica. L. olup, Karasinek (Ev sineği) diye adlandırılırlar.
Karasinekler insan topluluklarının bir parçası olarak dünyanın tümüne yayılmıştır.
Musca domestica, karasinek temelde 2 iğneli sokucu-emici olarak adlandırılan ağız tipine sahip olmasına karşın ağız iki iğneciğini de kaybederek tamamen iğnesiz hale gelmiştir. Dolayısı ile delme işlemi yapamaz, yanı sokamaz.
Karasineklerde kursak geçici olarak besin deposu görevi de yapar. Besin maddesi kursakta bir miktar çiğnenir. Kursak içeriği hortumun ucuna gelerek küçük damlacıklar şeklinde zemine damlar. Bu damlatma işlemi hastalıkların yayılmasının başlıca nedenidir.
Böylece daha önce dışkı, atık maddeler ve bozulmakta olan besinlerden alınan hastalık etmenleri insanlara doğrudan ya da besinler aracılığıyla bulaştırılır.
Ayrıca çok kıllı ve tüylü vücutları da mikropların taşınması için uygun bir ortam oluşturur.
Halk sağlığında büyük önem taşıyan Musca domestica (karasinek) Tifo, Kolera, Dizanteri gibi başlıca hastalıkların yayılmasında önemli rol oynayan bir vektördür.
Karasineklerin Yaşamlarında 4 Dönem Bulunmaktadır.
1. Dönem : Yumurta
2. Dönem : Larva
3. Dönem : Pupa
4. Dönem : Ergin
Karasinekler yumurtalarını organik atıklar üzerine bırakırlar. 12 – 24 saat içerisinde açılan yumurtalardan çıkan larvalar 6 – 7 gün içerisinde Larva dönemini tamamlarlar. Pup dönemine girmek için organik atıkların üst kısmına çıkarlar. Pup dönemi 4 – 5 gün sürer. Ergin dişiler 4. günde yumurta bırakmaya başlarlar.
Karasineklerde yaşam döngüsü
Günümüzde bilim ve teknolojinin birbirine paralel gelişimi sayesinde, Karasineklerle; Fiziksel (Mekanik), kimyasal, kültürel ve biyolojik savaşım yöntemleri uygulanarak mücadeleye çalışılmaktadır.
Karasineklerin tamamen yok edilmesi mümkün değildir. Ancak kontrol altında tutulmaları mümkündür.
Karasineklerin kontrolünde Kimyasal savaşım kullanımı en son düşünülmelidir. Mutlaka kullanılması gerekiyorsa yerinde, zamanında ve yeterli miktarda olmalıdır.
KARASİNEKLERLE SAVAŞIM YÖNTEMLERİ
Kültürel Savaşım : Zararlının (Karasinek) biyolojisi, yaşam biçimi ve savaşım yollarının, özellikle temel eğitimde ve değişik iletişim araçları ile halka tanıtımının sağlanması
Fiziksel (Mekanik) Savaşım : Zararlının (Karasinek) üreme ve beslenme yerlerinin ortadan kaldırılmasıdır. Karasinek kontrolü yerel yönetimlerin en büyük sorunlarından biridir. Bu sorun poşet uygulaması çöplerin gece toplanması ve çöplerin gömülmesi yoluyla çözülmeye çalışılmaktadır.
Karasinekler yumurtalarını organik atıkların (Çöp, gübre vb) içine bırakırlar. Larvalar bu atıklar içinde gelişirler. Organik atıkların mekanik olarak yok edilmesi Karasineklerin kesinlikle üremesini önleyecektir. Organik atıkların en basit yok edilmesi üzerlerinin toprakla örtülmesidir.
Kapalı Alanda Mekanik Mücadelede:
Kapalı alan içindeki kırık, dökük ve çatlak yerleri onarmak,
Dolap içlerinde ve açıkta yiyecek ve kirli boş kapları açıkta bırakmamak,
Çöp kovalarını muntazam dökmek ve içlerinde uzun süreli çöp bırakmamak çöpleri naylon torbada toplamak,
Kapı ve pencerelere sineklik takmak,
Biyolojik Savaşım :
Ekosistemde her canlının mutlaka bir ya da daha çok düşmanı mevcuttur. Karasineklerle beslenen predatörler (doğal düşmanlar) de besin zincirinde yer almaktadır. Bu düşmanların yaşama şansları engellenmezse, karasinek popülasyonunu dengede tutabilirler. (Predatörlere örnek olarak: kuşlar, örümcekler, arılar vb. verilebilir.
Kimyasal Savaşım :
Karasineklerin kontrolünde kimyasal savaşım en son düşünülmelidir. Mutlaka kullanılması gerekiyorsa yerinde zamanında ve yeterli miktarda olmalıdır. Kimyasal savaşım insektisit (Böcek öldürücü) adını verdiğimiz kimyasal maddeler kullanılarak yapılan savaşımdır. Halk Sağlığı açısından önem taşıyan bizlerle yakın temasta olan gerek kan emerek ve gerekse mekanik yolla (ağız oluşumları ve ayakları) ile önemli hastalıkların taşınmasında rol oynayan karasinek vs. insektleri (böcekleri) öldürmek, bayıltmak ve kaçırmak amacıyla kullandığımız kimyevi maddelere “insektisit” denir.
İnsektisitler Tarımsal alanda ve Veteriner Hekimlikte’de kullanılır.
Kısa zamanda etkin ve kesin sonuç sağladıklarından kullanımları kaçınılmazdır ve günümüzde en çok kullanılan savaş yöntemi konumundadır. Ancak kullanılan maddeler böceklerin yanı sıra diğer canlılarıda etkilediğinden BİOSİT (canlı öldürücü) özelliği gösterdiğinden çok dikkatli kullanılması gereklidir. Toksik Maddelerdir.
Bunlar vücuda üç yolla girerler :
1. Sindirim yoluyla (ağızdan alma)
2. Solunum yoluyla (toz – duman)
3. Deri yoluyla (Kontakt)
İnsektisitlerin bilinçsiz kullanımı zehirlenmelere, Çevre kirliliğine, insektlerin (Böceklerin) direnç kazanmasına (ilaçtan etkilenmeme) ve ekonomik kayba neden olmaktadır.
Kimyasal Savaşım
5 Temel Öğeyi Kapsar :
1- Hedef Alan (Karasineklerin bulundukları, gelişip çoğaldıkları, beslendikleri alanlar)
2- İnsektisitler (Karasineklerle mücadelede kullanılan insektisit çeşitlerini kapsar. Kural olarakta Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından sınıflandırılan ve önerilen insektisitler kullanılmalıdır.)
3-Uygulama işlemleri (Çevreye, insan ve diğer canlılara zarar vermeyecek veya en az sakıncalı, en etkin ve ekonomik uygulama yöntemi seçilmelidir.)
4-Uygulama Dönemleri (Karasinek hayat evrelerine, pestisit uygulama sıklığına, formülasyon çeşidine, uygulama alanın durumuna, iklim koşullarına göre değişir.)
5-Önlemler (Uygulayıcıların ve hedef dışı canlıların pestisitlerin zararlı etkilerinden korunması amacıyla yapılan faaliyetleri kapsar.)
İnsektisitler Karasinek Savaşımında iki şekilde kullanılabilir.
a) Üreme alanlarında Larva kontrolü
b) Dinlenme alanlarının kalıcı ilaçlanması
Her iki uygulamada da uygulama dozu ve yöntemine çok iyi uyulması gerekir.
Karasineklerle kimyasal savaşımda temel ilke hem ergin hem de larvalara karşı aynı anda ilaçlama yapılmasıdır. Larvalarla Savaşım yapmadan yalnızca erginleri kontrol etmeye çalışmak yeterli olmamaktadır.
Karasinekler gündüz hareketli gece ise dinlenme durumundadır. Gece saatlerinde yapılacak bir ilaçlama yeterli etkiyi sağlamaz. İlaç uygulaması sineklerin hareketli olduğu gündüz saatlerinde yapılmalıdır. İlaçlamalar az miktarda ilaç kullanılarak fakat sık sık yapılmalı.
Rüzgarı arkaya alarak yapılan ilaçlamada daha geniş bir alanı ilaçlamak mümkündür. Bu yöntemde uçmakta olan sineklere ulaşmak daha kolay olur. İlaçlamalar belli aralıklarla tekrarlanmalıdır. Örneğin; çöplüklere her gün yeni çöp getirildiğinden ilaçlamalarda her 10 günde bir ya da iki haftada bir belli aralıklarla tekrarlanmalıdır.
Karasineklerle Kimyasal Savaşımda Kullanılan İnsektisitlerin Seçiminde Ve Kullanımında Uyulması Gereken Temel Noktalar Şunlardır:
-Ürünün (Halk sağlığı alanında kullanıma uygun) kesinlikle SAĞLIK BAKANLIĞI’ndan ruhsatlı olması,
-Ürünün içerdiği aktif maddenin yöresel populasyonlarda biyolojik etkinlik ve dirençlilik seviyelerinin belirlenmiş olması,
-İnsektisit uygulanan yerin kapı ve pencereleri belli bir süre iyice kapatılmalı bu süre sonunda iyice havalandırılmalı
-Uygulayıcı eğitilmeli,
-Koruyucu önlemler alınmalı,
-Ambalajı bozuk ürünler satın alınmamalı, ürün üzerindeki etiket bilgileri eksiksiz ve okunur olmalı,
-Uygulayıcılar tulum, şapka, çizme, eldiven, maske gibi koruyucu malzemeleri mutlaka kullanmalı,
– Tarım zararlılarına karşı kullanılan insektisitler asla halk sağlığı amaçlı kullanılmamalı,
– Uygulama yapılırken yemek yenmemeli, sigara içilmemeli ve en küçük bir bulaşmada bulaşık yerler hemen su ve sabunla yıkanmalı,
– Uygulama öncesi ürün üzerindeki etiket iyice incelenmeli, ilacın dozu önerilen oranda ve hedef zararlıya uygun zamanda uygulanmalı,
– Uygulama uygun hava koşullarında, rüzgarsız, yağışsız havada ve etikette önerilen saatlerde yapılmalı,
– İnsektisit atıkları kuyu ve kanal ile diğer su kaynaklarına göl ve göletlere dökülmemeli ve bulaştırılmamalı,
– Uygulama bittikten sonra artan ürünler derhal ortamdan uzaklaştırılmalı, kullanılan alet ve ekipmanlar temizlenmeli, koruyucu elbiseler değiştirilip yıkanmalı, uygulayıcılar su ve sabunla temizlenmeli,
– Boş ürün kapları açığa atılmamalı yakarak veya imha edilmeli,
– Ürünler, çocuklar ve hayvanların yetişemeyecekleri ve bulaşamayacakları şekilde saklanmalı, besin maddeleri ile aynı yerde taşınmamalı ve depolanmamalı,
– Uygulamaların BOŞ KAPALI ALAN’da yapılması, (Kapalı Alanlarda)
– Etiketteki kullanım Talimatına uygun uygulama yapılmalı,
– Uygulama alanlarına, Ekipmanlara, seyrelticilere ve seyreltme uygulama oranlarına, uyulmalı,
– Uygulama oranı sonucunda düşen dozun WHO’ya uygun olup olmadığı kontrol edilmeli.
– Kapalı alan uygulamasında pülverizatör denilen cihaz kullanılmalı.
– ULV ve thermal fog cihazları açık alan mücadelesi için önerilen cihazlar olup, gerektiğinde tamamen boş kapalı alanda da SU kullanılabilir.
– Ürünlerin kullanımında su ile seyreltilebilir ilaçlar tercih edilmeli
– Seyreltmedeki Mazot ve benzeri maddelerin canlılar üzerine olumsuz etkileri ve bu uygulamanın getirdiği mali yük göz ardı edilmemelidir.